“İçinde aşırılığın büyümesine izin verme.”
Hesiodos, İşler ve Günler
Bijuterinin yanındaki balıkçının tezgâhında sergilenen, buzlu, pullu, alık balıkla; bijuterinin karşısındaki kasabın yanındaki Renk Manav’da bir süredir ikamet eden zarif kırmızı domates, genetik farklılıklarını göz ardı edip, birbirlerine âşık oldular. Balık, domatesi unutmak için hafızasını sildirdi(çok ihtiyacı varmış gibi!). Sonra bir yemek masasında karşılaştılar.Sezgileri bilgilerinden kuvvetliydi. Yeniden ah yeniden…
Bu daha ne ki kara kalemle, kara kaplı beyaz defter de düşman firmalarda üretilmelerine rağmen birbirlerine âşık oldular. Üretildikleri firmaya bağlılıkları yüzünden aşkları imkânsızdı. Defter kapi(u)talist ailesini ikna etmek için mahalle imamından yardım alarak ölü taklidi yaptı. Bu taklide bir tek zavallı kara kalem inandı. Koştu kalemtıraşa… Defter de yok etti kendini… Sonradan firmalar ortaklık anlaşması imzaladılar; heyhat!
İnanmayacaksınız ama masa ve sandalye de birbirlerine âşık oldular. Masa birinci sınıf ahşaptan imal edilmiş; lakin sandalye adi bir plastik! Bu dehşet verici malzeme farklılığı yüzünden asla bir araya gelemediler. Ayrı dünyaların…Yangın çıkardılar. Aşk için ölmeli…
Tencere ve kapak var bir de… Yok, onlar âşık olmadılar. Tencere, TSE onayını aldıktan sonra, annesine kendine uygun bir kapak aramasını söyledi. Uygun kapak bulundu. Allah’ın emriyle evlendiler, çok mutlu oldular. Arada düdüklü kaynana huzursuzluk çıkardı, o kadar…
